GÜLÜŞÜN EKLENİR KİMLİĞİNE
Gün biter gülüşün kalır bende
anılar gibi sürüklenir bulutlar
Ömrümüz ayrılıklar toplamıdır
yarım kalan bir şiir belki de
Aykırı anlamlar arayıp durma
güz bitip sular köpürür de
kapanmaz gülüşünün açtığı yara
uçurum olur zaman her gece
Her gece yeni bir savaş baslar
acı ses olur, ses deli yağmur
Sığındığım her yer adınla anılır
ben girerim sokağı devriyeler basar
Bir de gülüşün eklenir kimliğime.
DELİ KUŞ
Deli kuş bilir misin nedir
türkuler kadar sevdalanmak
duyabilmek yüreğinde
bir depremin uğultusunu
Suya düşen bir karanfilse yüreğin
bırak kendini ırmağın türküsüne gülüm
vursun seni o taştan bu taşa
o çağlayandan bu çağlayana sürüklesin
Kavgadan uzak kalmışsan
sevdadan da uzaksın demektir
devinmez yüreğinin mağması
çatlamaz sabrın kara taşı unutma
YAK SEVDANIN ÇIRASINI
Ne hüzünler kurtarır seni
ne çeyiz sandığının ceviz gölgesi
ve ne de acının ses duvarındaki
yorgun ve bıkkın bekleyişler
Acılar karartmışsa bile günlerin duvağını
düşürmüşse de ilkyazın tomurcuklarını fırtınalar
hayat kendini yeniden yaratan bir bahardır
verecektir en olgun meyvelerini mutlaka
yeter ki hüzünler sarartmasın yüzünü
Yak sevdanın çırasını türkülerle
barajını yıkan bir ırmak gibi katıl hayata
Hüznün isyana dönsün artık
bitsin bezginliğin ölümcül suskunluğu
evde kalmış bir cinsellik değildir çünkü dünya
SEVDALAR DUMAN OLMAYACAK
Acının bağrından
mavi bir çelik gibi fışkıran öfke
dünyayı değiştirecektir mutlaka
Yani hayat
kendini yeniden yaratacaktır
ona sahip çıkan ellerde
ve bu yüzden öfke
sevda gibidir kimilerinde
Yüreğinin pas tutmakta olan kıvrımları
sarılsın bir an öfkenin gökgürültüsüyle
beyninin her hücresi bir gerilla gibi
kuşansın pusatlarını ve sokağa çıksın
ve bir hançer gibi saplansın
puştlukların ihanetlerin bağrına
Bak o zaman nasıl bitecek yanlışlar
ve cehennemleşen yalnızlığın
Sevdalar duman olmayacak o zaman
Hüznün isyan olmuştur çünkü
İSİMSİZ
Hiç özlemedim seni
Özlemek dostluktandır
dostluğundan öte bulmalıyım seni
Sıcaklığını bulmalıyım
dokunuşları, kenetlenişi
Terimizle sulanmalı yer
güneş terimizde ışıldamalı sabah olunca
Apansız fırtınalar çıkmalı,
sarsılmalıyım
Özlemek yanında olmak isteğidir
Gülüşünü görmek biraz da
Hiç özlemedim seni
Saçlarına dokunamam
bir ırmak gibi akıtırım ovaya
soluğunla yanar dudaklarımın bozkırı
Akkor halindeki ufuk
bakır bir tel gibi eriyip gider
kraterler ortasında kalırım
Ürpertir bu coğrafya beni
ikimizi biranda
yaşadığımı duyarım
Hiç özlemedim seni
özlemek dostluktandır
dostluğundan öte bulmalıyım seni.
|